Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Sağlık

KUTAHYA BULTEN - Sağlık haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Sağlık haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

EBENİN ÖREKESİNİ GÖRDÜN MÜ NEYMİŞ? Haber

EBENİN ÖREKESİNİ GÖRDÜN MÜ NEYMİŞ?

EBENİN ÖREKESİNİ GÖRDÜN MÜ NEYMİŞ? Ebe’nin Örekesi: Doğumun Başladığı Sandalye, Hayatın İlk Hikâyesi Anadolu’nun sözlü mirasında yer alan “Ebe’nin örekesi” deyimi, halk arasında çoğu zaman yanlış anlaşılır. Bazı kaynaklarda “öreke” kelimesi yün eğirme aracı olarak geçse de, “Ebe’nin örekesi” ifadesi aslında doğum sandalyesini anlatır. Bu deyim, sadece bir eşya değil; yaşamın, doğumun ve kadın emeğinin kutsallığını temsil eder. Geçmişte köylerde doğumlar, ebelerin yardımıyla ev ortamında gerçekleştirilirdi. Ebe, doğum yapacak kadını özel olarak hazırlanmış bir örekeye, yani doğum sandalyesine oturturdu. Bu sandalye, doğumun hem fiziksel hem de ruhsal olarak kolay geçmesi için tasarlanmıştı. İşte bu nedenle halk arasında “Ebe’nin örekesi” sözü, yaşamın başladığı anı simgeleyen derin bir deyim haline geldi. Bazı yörelerde “bu iş Ebe’nin örekesine kadar gider” denildiğinde, bir olayın temeline, en başına, yani “doğduğu yere” işaret edilir. Dolayısıyla deyim, sadece doğumun fiziksel yönünü değil, bir şeyin özünü kavramayı da ifade eder. Kültür araştırmacılarına göre “Ebe’nin örekesi”, Anadolu kadınının hem doğuran hem yaşatan, hem üretici hem öğretici yanını temsil eder. Bu deyim, halkın diliyle yoğrulmuş bir hayat felsefesi gibidir; sabrı, gücü ve hayatın döngüsünü tek bir sözle anlatır. Bugün “Ebe’nin örekesi” artık kullanılmayan bir ifade olsa da, Türkçenin derinliklerinde hâlâ anneliğin, doğumun ve yaşamın başlangıcına dair güçlü bir sembol olarak varlığını sürdürüyor.

Kütahya’ya Müjde! Türkiye 5G’ye Geçiyor, Tarih Resmen Açıklandı Haber

Kütahya’ya Müjde! Türkiye 5G’ye Geçiyor, Tarih Resmen Açıklandı

Kütahya’ya Müjde! Türkiye 5G’ye Geçiyor, Tarih Resmen Açıklandı Türkiye, iletişim teknolojilerinde yeni bir çağa adım atıyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 5G ihalesinin 16 Ekim 2025’te yapılacağını ve 1 Nisan 2026 itibarıyla ülke genelinde 5G hizmetinin devreye gireceğini açıkladı. 5G teknolojisinin sağlık, ulaşım, eğitim ve sanayi gibi alanlarda devrim yaratacağını vurgulayan Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin dijital geleceğini yerli üretim öncelikli bir modelle inşa edeceklerini belirtti. Bakan Uraloğlu: “5G, iletişimde hızın ve kalitenin yeni adı olacak. Akıllı şehirlerden otonom araçlara, uzaktan ameliyatlardan sanal gerçeklik uygulamalarına kadar birçok alanda dönüşüm yaşanacak.” dedi. Kütahya’da 5G Dönemi İçin Hazırlık Başladı Kütahya da 5G altyapısına geçiş sürecinde yerini alacak iller arasında bulunuyor. Yerel telekom altyapısının güçlendirilmesi, sanayi bölgelerinde dijital otomasyonun artması ve şehir genelinde akıllı sistemlerin yaygınlaşması bekleniyor. Kütahya’daki Organize Sanayi Bölgeleri, yeni 5G teknolojisiyle birlikte akıllı üretim sistemleri, otonom lojistik çözümleri ve gerçek zamanlı veri yönetimi gibi birçok yeniliğe adım atabilecek. Dijital Türkiye Vizyonu: 1 Nisan 2026 5G’nin devreye girmesiyle birlikte Türkiye, Avrupa ile eş zamanlı olarak yeni nesil haberleşme dönemine geçecek. Kütahya gibi sanayi ve eğitim potansiyeli yüksek şehirlerde bu dönüşüm, hem yerel ekonomiye hem de teknolojik yatırımlara ivme kazandıracak.

Düzce’den Kütahya’ya uzanan reçete vurgunu! Doktor, eşi ve 10 kişi yakalandı Haber

Düzce’den Kütahya’ya uzanan reçete vurgunu! Doktor, eşi ve 10 kişi yakalandı

Düzce’den Kütahya’ya uzanan reçete vurgunu! Doktor, eşi ve 10 kişi yakalandı Düzce ve Kütahya’da eş zamanlı düzenlenen operasyonlarda, usulsüz şekilde yeşil reçeteli ilaç yazıp para karşılığı satan bir doktor, eşi ve 10 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. Doktorun 7, eşinin ise çok sayıda sabıkası olduğu ortaya çıktı. Düzce'de usulsüz şekilde yazdığı yeşil reçeteli ilaçları para karşılığı sattığı belirlenen doktor, eşi ve 10 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi. Düzce ve Kütahya'da şüphelilerin yakalanması için operasyon başlatıldı. Düzce Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şubesi ekipleri, "rüşvet, nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik" suçları kapsamında soruşturma yürüttü. Soruşturmada, doktor S.K.'nin (41), herhangi bir rahatsızlığı bulunmayan kişilere "Xanax" isimli yeşil reçeteli ilacı usulsüz yazdığı, bu ilaçların para karşılığı satıldığı ve elde edilen gelirin eşi G.K.'nin (25) hesabına aktarıldığı tespit edildi. Yapılan incelemelerde, doktor S.K. ve eşi G.K.'nin banka hesaplarına 2023–2025 yılları arasında çok sayıda para transferi yapıldığı belirlendi. Reçetelerin yazıldığı 10 şüphelinin ise herhangi bir psikiyatri geçmişlerinin bulunmadığı anlaşıldı. Psikiyatri geçmişleri bulunmadığı ortaya çıktı Şüpheliler Dr. S.K. ile eşi G.K.'nin hesaplarına para aktaran ve usulsüz yeşil reçeteli ilaç elde eden kişilerin ise S.O., İ.O., H.K., M.K., H.K., M.E., N.E., H.K., Ö.K. ve H.K. oldukları tespit edildi. Reçetelerin yazıldığı 10 şüphelinin herhangi bir psikiyatri geçmişlerinin bulunmadığı anlaşıldı. 12 şüpheli için eş zamanlı operasyon Soruşturma kapsamında Düzce merkezli operasyon için düğmeye basıldı. Düzce'de 9, Kütahya'da 3 olmak üzere toplam 12 şüpheli hakkında arama, el koyma ve gözaltı kararı verildi. Şüphelilerin yakalanmasına yönelik çalışmaların sürdüğü öğrenildi. Ayrıca şüphelilerden H.K.'nın 2024 yılında hakkında "parada sahtecilik ve 6136 SKM suçlarından" işlem yapıldığı, kendisinin 23, Dr. S.K.'nın ise 7 suç kaydının bulunduğu öğrenildi.

Şaka Değil Gerçek Kenevir Bundan Sonra Eczanelerde Peynir Ekmek Gibi Satılacak Haber

Şaka Değil Gerçek Kenevir Bundan Sonra Eczanelerde Peynir Ekmek Gibi Satılacak

Türkiye, kontrollü bir şekilde eczanelerde tıbbi kenevir ürünlerinin satışına izin veren çığır açıcı bir yasayı yürürlüğe koydu. Sağlık Bakanlığı gözetiminde sadece reçeteyle satın alınabilecek bu ürünler, özellikle kronik rahatsızlıklarla mücadele eden hastalar için yeni bir umut ışığı olacak. Türkiye, sağlık sektöründe önemli bir dönüm noktasını daha aştı. AK Partili milletvekillerinin hazırladığı ve sağlıkla ilgili düzenlemeleri içeren 29 maddeli "Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı KHK'da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi" TBMM Genel Kurulu tarafından onaylandı. Bu düzenlemeyle birlikte, tıbbi kenevir türevlerinin sağlık sistemine entegrasyonu sağlanarak, kronik hastalıklarla mücadele eden hastalar için yeni bir umut kapısı açıldı. Kenevirin psikoaktif bileşeni 'THC' olarak adlandırılır, ve bu oranın yüzde 0,3'ün altında olması, maddenin uyuşturucu özelliği taşımadığını gösterir. Yalnızca eczanelerde parlak geleceği olan ürünler Yeni yasa, tıbbi kenevirden üretilen tıbbi ürünler, özel tıbbi amaçlı gıdalar, sağlık destek ürünleri ve kişisel bakım ürünlerinin sadece eczanelerde satılabilmesini öngörüyor. Eczane dışı satış kanalları, internet, aktar ve doğal ürün mağazaları gibi yerlere izin verilmeyecek. Sağlık Bakanlığı'nın sıkı denetiminde ruhsatlandırılacak bu ürünler, uyuşturucu etkisi olmayan ve THC oranı yüzde 0,3'ten az olan kenevir türlerinden elde edilecek. Bu oran, ürünlerin bağımlılık oluşturmayacağını garanti altına alır. Kenevirin ekimi ve tedarik süreci Kenevir ekimi ve hasadı Tarım ve Orman Bakanlığı'nın izniyle gerçekleştirilecek. Kenevir yetiştiriciliği, bakanlığın kontrolünde ve Toprak Mahsulleri Ofisi’ne (TMO) yapılan başvurular sonucunda izin alınarak yapılacak. Üreticiler, kapsamlı planlar ve resmi onaylarla süreçte yer alabilecek. Üretim süreci için detaylı planlar ve Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu'ndan alınacak izin belgeleri zorunludur. Bu, hem ürün kalitesini hem de güvenilirliği artırmak amacını taşır. Sağlık ve İçişleri Bakanlığı'nın etkin rolü Sağlık Bakanlığı, ürünlerin üretim, işleme, ruhsatlandırma ve satış süreçlerini düzenlemekle görevlendirilirken, İçişleri Bakanlığı ve Tarım ve Orman Bakanlığı'nın görüşleri doğrultusunda çıkarılacak yönetmelikle detaylı esaslar belirlenecektir. Ürünlerin tedarik zincirindeki tüm hareketleri, Sağlık Bakanlığı'nın İlaç Takip Sistemi (İTS) aracılığıyla elektronik ortamda takip edilecek. Mevzuata aykırı davranışlara sert yaptırımlar Bu sistem, ürünlerin üretiminden satışına, eczaneler arası geçiş işlemlerinden imhasına kadar tüm süreçlerin şeffaf ve güvenli bir şekilde izlenmesini sağlayacak. Mevzuata aykırı hareket edenlere, ürünlerin depoya satış fiyatının iki katı tutarında idari para cezası verilecek. Bir yıl içinde tekrarlanan ihlallerde ise bu ceza bir kat artırılarak uygulanacaktır. Tıbbi kenevirden fayda sağlayacak hasta profili Tıbbi kenevir ürünleri, özellikle kanser, multipl skleroz (MS), epilepsi ve kronik ağrı gibi ciddi sağlık problemleriyle mücadele eden hastalar için önemli bir destek kaynağı sağlayacak. Ürünler, yalnızca Sağlık Bakanlığı'nın belirlediği usullere uygun olarak, genelde kırmızı reçete ya da özel izinle elde edilebilecek. Bu, ürünlerin yalnızca tıbbi nedenlerle ve doktor kontrolünde kullanımını sağlayarak suistimal riskini minimuma indirecek. Tıbbi kenevirin bilimsel yararları Bilimsel araştırmalar, tıbbi kenevirin sağlık alanındaki potansiyelini gözler önüne seriyor. Özellikle kannabidiol (CBD) içeren ürünler, ağrı yönetimi, nörolojik bozuklukların semptomlarının azaltılması ve kemoterapi hastalarındaki kusma gibi yan etkilerin kontrol altında tutulmasında etkili. Uluslararası araştırmalar, tıbbi kenevirin kanser ve MS hastalarında yaşam kalitesini artırma potansiyeline sahip olduğunu gösteriyor. Çocukluk çağındaki dirençli epilepsi vakalarındaki olumlu sonuçlar da umut verici. Ancak, uzmanlar tıbbi kenevirin hastalıkları tedavi etmekten çok semptomları hafifletmeye odaklandığını ve her zaman hekim gözetiminde kullanılmasının gerekli olduğunu belirtiyor. Kronik Ağrı Yönetimi: Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) 2018 tarihli raporuna göre, kannabidiol (CBD) ve düşük doz THC (tetrahidrokannabinol) içeren ürünler, kanser hastalarındaki kemoterapi bağlantılı ağrılar ve nöropatik ağrıların hafifletilmesinde etkilidir. ABD Ulusal Sağlık Enstitüleri'nin (NIH) desteklediği araştırmalar, tıbbi kenevirin kronik ağrı yönetiminde opioid kullanımını azaltabileceğini ortaya koyuyor. Özellikle geleneksel yöntemlere yanıt vermeyen vakalarda kanser hastaları için umut verici sonuçlar sağlıyor. Nörolojik Bozukluklar ve Epilepsi: Tıbbi kenevir, dirençli epilepsi türlerinde (örneğin, Dravet Sendromu ve Lennox-Gastaut Sendromu) kayda değer bir etkisi olduğu görülüyor. Avrupa İlaç Ajansı (EMA) tarafından onaylanan ve CBD içeriğine sahip Epidiolex adlı ilacın, çocukluk dönemindeki bu epilepsi türlerinde nöbet sıklığını azaltmada etkili olduğu gösterilmiştir. Sağlık Bakanlığı’nın referans aldığı bu çalışmalar, CBD'nin nöbet kontrolünde güvenilir bir seçenek olduğuna işaret ediyor. Multipl Skleroz (MS) ve Spazmlar: WHO ve NIH, tıbbi kenevirin MS hastalarındaki kas spazmlarını ve spastisiteyi azaltma konusundaki etkinliğinin altını çiziyor. THC ve CBD birleşimini içeren Sativex adlı ilaç, EMA tarafından MS kaynaklı spastisite tedavisinde onaylandığı için hastaların yaşam kalitesini artırarak hareket kabiliyetini destekliyor. Kemoterapi Kaynaklı Bulantı ve İştahsızlık: Tıbbi kenevir, kemoterapi gören hastalarda bulantı ve kusmayı kontrol altına almada önemli bir destek sunuyor. NIH'nin yaptığı klinik çalışmalar, THC içeren ürünlerin iştahı artırarak kanser hastalarında kilo kaybını önleyebileceğini gösteriyor. Bu, ileri evre kanser hastalarında yaşam kalitesinin iyileştirilmesi açısından önemli bir katkı sunmaktadır. Anksiyete ve Uyku Bozuklukları: WHO raporlarına göre, CBD'nin anksiyete ve uyku bozukluklarını hafifletme potansiyeli olduğu belirtiliyor. Ancak, bu konuda daha fazla klinik araştırma gerekmektedir. Sağlık Bakanlığı, bu tarz kullanımların mutlaka doktor kontrolünde gerçekleşmesi gerektiğini vurguluyor.